Selamünaleyküm değerli okurlarım
Bugün sizlerle bloğumuzda merakla okumamı beklediğiniz TAROZLAR çizgi romanının yorumunu paylaşıyorum. Çaylar, kahveler alındıysa satır başına geçebiliriz.
İlk olarak yazarımız Melih TUĞTAĞ benim yayıncılık dünyasında adını sıkça duyduğum fakat deneyimleme fırsatı bulamadığım bir yazardı. İlk kez bu çizgi romanda yazarımızın kalemiyle tanıştım ve bunun için kendimi çok şanslı hissediyorum. Yayınevinden yaptığım son alışverişte kendisinin yetişkinler ve çocuklar için kaleme almış olduğu birçok kitabı sepetime ekleme şansı buldum. Melih Hocamın okurlarına bir müjde vermiş olayım, uzunca bir süre bloğumuzda inceleme yazıları ile kendisinden sıklıkla söz edeceğiz.
Çizer koltuğunda ise son dönemde imza attığı işler ile adını sıkça andığımız Osman BÜYÜKMUTLU yer alıyor ki yaptığı işlerin kalitesini yakından bildiğim için bu çalışmasını yorumlamak için tek bir kelime hakkım olsa kesinlikle EF-SA-NE derdim diye düşünüyorum.
Çizgi roman ve mangalarda içerik kalitesinden sonra baktığım ikinci kıstas kesinlikle devamlılık oluyor. Yani çizerimizin yazarla tutturduğu uyum, sahne geçişleri ve varsa renklendirmelerdeki ahenk okuma zevkimi arttıran unsurların başında geliyor. Bu yapıt için söz edecek olursak her şey tam da olması gerektiği gibi yerli yerinde idi.
Şimdi dilerseniz bu hikâyeyi keşfetmek isteyen okurlarımız için kısaca kitabımızın konusundan bahsedeyim sonrasında evrene dâhil olan okurlarımla gönderinin altında muhabbet edelim.
Dünyada giderek genişleyen kaygı ve korku ağı, kanatlılardan oluşan AKBAZ teşkilatının dikkatini çeker. Bunun sebebini araştırmaya koyulan teşkilatın önde gelen istihbarat elemanları denizlerle çevrili bir ada olan VESVESYA da işlerin hiç de yolunda gitmediğini anlarlar. Sonrasında teşkilatın uçamayan elemanları TAROZLAR adaya gizlice sızarak buradaki olan biteni anlamaya çalışırlar.
Ada sakinlerinden kahramanlarımızın anlaşabildiği tek dostları olan Süleyman’ında gerçeği görmesi üzerine AKBAZ’ında desteğiyle yaşadıkları bir dizi eğlenceli macerayla birlikte insanlığın başında dolaşan kara bulutları dağıtmış bir şekilde görev yerlerine yani gerçek Dünyaya geri dönerler.
Sağlıcakla